Cabbar: Kuvvet,kudret sahibi-Becerikli.
Cafer: Küçük Akarsu.
Cahit: Çaba gösteren, çalışkan.
Can: İnsan ve hayvanlarda yaşamayı sağladığınave ölümle vücuttan ayrıldığına inanılan madde dışı varlık.
Canalp: Özünde yiğitlik, güç olan.
Canberk: Güçlü, Sağlam.
Candaş: Dost, Yoldaş.
Candemir: Özü Demir Gibi Sağlam.
Candoğan: Cana doğan.
Canel: Dostluk Eli.
Caner: Çok içten Sevilen.
Cankut: Neşe, mutluluk, talih, baht.
Cantek: Tek, Eşsiz Can.
Cantekin: Tek, Eşsiz Can.
Cavit: Sonsuz, Ebedi.
Celal: Büyüklük, yücelik - Öfke, kıgınlık.
Celayir: Moğolların kollarından.
Celil: Büyük, Yüce.
Cem: Hükümdar, Toplanma, biraraya gelme.
Cemal: Güzel yüz - Yüz güzelliği.
Cemil: Güzel yakışıklı erkek, İyilikle anma.
Cemre: Ateş, kor, Suda, havada, toprakta oluştuğuna inanılan sıcaklık.
Cenap: Şeref, Onur.
Cengiz: Güçlü, Gözü pek.
Cengizhan: Moğol İmparatorluğunu kuran hükümdar.
Cenk: Savaş.
Cevahir: mücehver, Değerli süs Taşı.
Ceyhun: Orta Asya'da bir akarsu, Cennet'in 4 nehrinden biri.
Cihan: Dünya.
Cihangir: Dünyaya egemen olan.
Cihat: Din Uğruna Savaşan.
Coşkun: Heyecanlı, kabına sığmayan.
Cumhur: Halk, Topluluk.
Cüneyt: Küçük Asker.
Çağan: Bayram, Şenlik.
Çağatay: Tay, Doğu Türklerine verilen ad.
Çağdaş: Çağın koşullarına uygun.
Çağın: Yıldırım, şimşek.
Çağkan: Canlı, dinamik, çalışkan.
Çağlar: Şelale, Çağlayan.
Çağman: Çağdaş insan.
Çağrı: Çakır Gözlü.
Çakar: Parlayan, Işık Veren.
Çakın: Şimşek, Parıltı.
Çakır: Mavi renkli, gri benekli gözü olan.
Çelik: Su verilip sertleştirilmiş demir, Çok güçlü.
Çeliker: Çelik gibi güçlü.
Çetin: Sert, Çözümü zor, sarp, İnatçı, azimli.
Çevik: Çabuk davranan, hareketli.
Çığır: Çığın açtığı iz, yol, Yenilikçilik.
Çınar: Uzun ömürlü, uzun boylu, kalın gövdeli bir ağaç türü.
Dalan: Biçim - İnce, zarif.
Dalay: Deniz.
Darcan: Sıkıntılı, aceleci.
Demir: Kolay işlenen dayanıklı bir maden.
Demiralp: Demir gibi güçlü, yiğit.
Demircan: Özü demir gibi sağlam.
Demirel: Demir gibi güçlü eli olan.
Demirhan: Demir gibi güçlü hükümdar.
Demirkan: Güçlü soydan gelen.
Deniz: Deniz, su kütlesi, derya.
Denktaş: Akran, aynı yaşta.
Derviş: 1. Tarikata girmiş 2. Hoşgörülü, alçakgönüllü.
Derya: 1. Deniz 2. Engin bilgili 3. Çok
Devran: Felek, kader.
Devrim: Olumlu yönde değişiklik yaratan hareket.
Dilmen: Güzel konuşan.
Dinç: Güçlü, sağlıklı.
Dinçer: Güçlü, sağlıklı asker.
Doğa: Tabiat.
Doğan: Yırtıcı bir kuş.
Doğu: Güneşin doğduğu yön.
Doğuhan: Doğunun hükümdarı.
Doğuş: Yaradılış
Doruk: En yüksek yer, zirve - Üstün başarı.
Dorukhan: Zirvenin hükümdarı.
Dündar: Artçı asker, birliği koruyan asker.
Duran: Varlığını sürdüren - Dağyolu - Dingin, sakin.
Durukan: Kanı saf, berrak.
Ecevit: 1. Çevik, çalışkan, açık fikirli 2. Yaramaz, sinirli
Ediz: Yüksek yer - Ulu,yüce.
Efe: Batı Anadolu'da köy yiğidi, zeybek.
Efgan: Ağlayıp inleme - feryat.
Ege: Bir çocuğu koruyan,ona bakan - Büyük ulu.
Egehan: Engin denizlerin hükümdarı.
Egemen: Hakim, hüküm süren.
Emir: Bir kavmin başı -Peygamber soyundan- Kumandan.
Emirhan: Emirlerin başı, hükümdarı.
Emrah: Bir halk ozanımız.
Emre: Aşık, vurgun.
Ender: Çok az, nadir bulunan.
Ener: En yiğit, en kahraman.
Enes: Secereli Arap atı.
Engin: Uçsuz bucaksız - Yüksekte olmayan yer.
Enginsu: Açık deniz.
Enis: Dost, arkadaş.
Enver: En nurlu, en parlak.
Eralp: Yiğit, güçlü.
Eray: İlk ay.
Erbatur: Cesur, yiğit.
Erberk: Şimşek gibi yiğit.
Ercan: Canlı, sağlıklı.
Ercüment: İtibarlı, haysiyetli, değerli.
Erdal: Tek erkek.
Erdem: Namus, fazilet - Hüner - Ruhsal yetkinlik.
Erden: El değmemiş.
Erdinç: Duru, güçlü erkek.
Erdoğan: Yiğit doğmuş.
Eren: Yetişmiş - Cesur,yiğit - Ermiş kişi.
Ergin: Olmuş, yetişmiş - Reşit.
Ergun: Oynak, hızlı giden at.
Ergün: Yumuşak huylu, uysal.
Erhan: Adaletli hükümdar.
Ertuğ: Yiğit başlığı.
Cafer: Küçük Akarsu.
Cahit: Çaba gösteren, çalışkan.
Can: İnsan ve hayvanlarda yaşamayı sağladığınave ölümle vücuttan ayrıldığına inanılan madde dışı varlık.
Canalp: Özünde yiğitlik, güç olan.
Canberk: Güçlü, Sağlam.
Candaş: Dost, Yoldaş.
Candemir: Özü Demir Gibi Sağlam.
Candoğan: Cana doğan.
Canel: Dostluk Eli.
Caner: Çok içten Sevilen.
Cankut: Neşe, mutluluk, talih, baht.
Cantek: Tek, Eşsiz Can.
Cantekin: Tek, Eşsiz Can.
Cavit: Sonsuz, Ebedi.
Celal: Büyüklük, yücelik - Öfke, kıgınlık.
Celayir: Moğolların kollarından.
Celil: Büyük, Yüce.
Cem: Hükümdar, Toplanma, biraraya gelme.
Cemal: Güzel yüz - Yüz güzelliği.
Cemil: Güzel yakışıklı erkek, İyilikle anma.
Cemre: Ateş, kor, Suda, havada, toprakta oluştuğuna inanılan sıcaklık.
Cenap: Şeref, Onur.
Cengiz: Güçlü, Gözü pek.
Cengizhan: Moğol İmparatorluğunu kuran hükümdar.
Cenk: Savaş.
Cevahir: mücehver, Değerli süs Taşı.
Ceyhun: Orta Asya'da bir akarsu, Cennet'in 4 nehrinden biri.
Cihan: Dünya.
Cihangir: Dünyaya egemen olan.
Cihat: Din Uğruna Savaşan.
Coşkun: Heyecanlı, kabına sığmayan.
Cumhur: Halk, Topluluk.
Cüneyt: Küçük Asker.
Çağan: Bayram, Şenlik.
Çağatay: Tay, Doğu Türklerine verilen ad.
Çağdaş: Çağın koşullarına uygun.
Çağın: Yıldırım, şimşek.
Çağkan: Canlı, dinamik, çalışkan.
Çağlar: Şelale, Çağlayan.
Çağman: Çağdaş insan.
Çağrı: Çakır Gözlü.
Çakar: Parlayan, Işık Veren.
Çakın: Şimşek, Parıltı.
Çakır: Mavi renkli, gri benekli gözü olan.
Çelik: Su verilip sertleştirilmiş demir, Çok güçlü.
Çeliker: Çelik gibi güçlü.
Çetin: Sert, Çözümü zor, sarp, İnatçı, azimli.
Çevik: Çabuk davranan, hareketli.
Çığır: Çığın açtığı iz, yol, Yenilikçilik.
Çınar: Uzun ömürlü, uzun boylu, kalın gövdeli bir ağaç türü.
Dalan: Biçim - İnce, zarif.
Dalay: Deniz.
Darcan: Sıkıntılı, aceleci.
Demir: Kolay işlenen dayanıklı bir maden.
Demiralp: Demir gibi güçlü, yiğit.
Demircan: Özü demir gibi sağlam.
Demirel: Demir gibi güçlü eli olan.
Demirhan: Demir gibi güçlü hükümdar.
Demirkan: Güçlü soydan gelen.
Deniz: Deniz, su kütlesi, derya.
Denktaş: Akran, aynı yaşta.
Derviş: 1. Tarikata girmiş 2. Hoşgörülü, alçakgönüllü.
Derya: 1. Deniz 2. Engin bilgili 3. Çok
Devran: Felek, kader.
Devrim: Olumlu yönde değişiklik yaratan hareket.
Dilmen: Güzel konuşan.
Dinç: Güçlü, sağlıklı.
Dinçer: Güçlü, sağlıklı asker.
Doğa: Tabiat.
Doğan: Yırtıcı bir kuş.
Doğu: Güneşin doğduğu yön.
Doğuhan: Doğunun hükümdarı.
Doğuş: Yaradılış
Doruk: En yüksek yer, zirve - Üstün başarı.
Dorukhan: Zirvenin hükümdarı.
Dündar: Artçı asker, birliği koruyan asker.
Duran: Varlığını sürdüren - Dağyolu - Dingin, sakin.
Durukan: Kanı saf, berrak.
Ecevit: 1. Çevik, çalışkan, açık fikirli 2. Yaramaz, sinirli
Ediz: Yüksek yer - Ulu,yüce.
Efe: Batı Anadolu'da köy yiğidi, zeybek.
Efgan: Ağlayıp inleme - feryat.
Ege: Bir çocuğu koruyan,ona bakan - Büyük ulu.
Egehan: Engin denizlerin hükümdarı.
Egemen: Hakim, hüküm süren.
Emir: Bir kavmin başı -Peygamber soyundan- Kumandan.
Emirhan: Emirlerin başı, hükümdarı.
Emrah: Bir halk ozanımız.
Emre: Aşık, vurgun.
Ender: Çok az, nadir bulunan.
Ener: En yiğit, en kahraman.
Enes: Secereli Arap atı.
Engin: Uçsuz bucaksız - Yüksekte olmayan yer.
Enginsu: Açık deniz.
Enis: Dost, arkadaş.
Enver: En nurlu, en parlak.
Eralp: Yiğit, güçlü.
Eray: İlk ay.
Erbatur: Cesur, yiğit.
Erberk: Şimşek gibi yiğit.
Ercan: Canlı, sağlıklı.
Ercüment: İtibarlı, haysiyetli, değerli.
Erdal: Tek erkek.
Erdem: Namus, fazilet - Hüner - Ruhsal yetkinlik.
Erden: El değmemiş.
Erdinç: Duru, güçlü erkek.
Erdoğan: Yiğit doğmuş.
Eren: Yetişmiş - Cesur,yiğit - Ermiş kişi.
Ergin: Olmuş, yetişmiş - Reşit.
Ergun: Oynak, hızlı giden at.
Ergün: Yumuşak huylu, uysal.
Erhan: Adaletli hükümdar.
Ertuğ: Yiğit başlığı.